15 Nisan 2020 – 12:03 – Güncelleme: 15 Nisan 2020 – 14:50
Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar basın açıklaması yaptı
Bildiğiniz gibi küresel bir krizle karşı karşıyayız. Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgını yaşanıyor. Virüs dünyayı tahmin edilemeyecek şekilde kapladı. Bütün gündemler neredeyse önemsiz hale geldi. Bu salgın, din, dil, ırk, mezhep, fakir, zengin ayrımı yapmadan herkesi eşitledi. Herşeyi tersine çevirdi. Dünyanın birinci gündem maddesi artık sadece koronavirüs.
Koronavirüs salgınından yaşamını yitirenlere rahmet, tedavi altında bulunan hastalara acil şifalar duasında bulunuyoruz. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın konu ile ilgili gösterdiği hassasiyeti, Bilim Kurulu ile birlikte yürüttükleri titiz ve özverili çalışmaları çok önemli buluyoruz. Doktorlar, hemşireler ve tüm sağlık personelinin nasıl kendilerini hiçe sayarak hayat kurtarmak için çırpındıklarını gördük ve görüyoruz. Başta Bakan Koca olmak üzere, çok büyük fedakârlıklarla adeta destansı bir çalışma sergileyen tüm sağlık çalışanlarına da teşekkür ediyoruz.
Ülkemizde koronavirüs sebebiyle alınan tedbirlere vatandaşlar olarak bizlerin azami şekilde uyması her geçen gün daha da büyük önem kazanıyor. Herkesin göstereceği katkı, sabır ve sorumluluk, sürecin başarıya ulaşmasında elbette ki hayati önem taşıyor.
FAİZ ÖDEMESİ YAPMAKTAN PARA KALMADI
Dünyada birçok hükümet vatandaşı için ekonomik paketler açıklarken, hükümetin yardım kampanyası başlatmasının 18 yıl boyunca takip edilen tüketime ve faize dayalı politikaların bir sonucu olduğunu belirten Akpınar, şunları kaydetti: “Hazine bu yıl 130 milyar faiz ödemesi yapacak. Sadece faiz ödemesini finanse etmek için yaklaşık 13 milyar kez Korona yazıp 8119’a mesaj göndermek gerekiyor. Kamunun net borcu 693,1 milyar lira. Bu borcu ödeyebilmek için 69 milyar kez korona yazıp 8119’a mesaj göndermek gerekiyor. Bugün hiç faiz ödemesi yapılmasa bile bütçe açığı 24 milyar lira. Bütçe açığını kapatmak için 2,4 milyar kez korona yazıp 8119’a göndermek gerekiyor. Sadece makam araçlarının kirasını karşılamak için 56 milyon kez korona yazıp 8119’a göndermek gerekiyor” dedi.
BİTKİLERİMİZİN ŞİFA ÖZELLİĞİ KULLANILMALI
Dünya üzerinde en zengin bitki florasına sahip ülkelerden biri olmamıza rağmen bu doğayı istenilen düzeyde kullanamamaktayız. Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının ortaklaşa yürütecekleri projelerle tıbbi aromatik bitkiler ve bu zengin doğa, toplumumuza şifa olarak geri kazandırılmalıdır. Bununla ilgili acilen bir enstitü kurulmalıdır.
ÖĞRENCİLERİN HARÇLARI GERİ VERİLMELİ
Örgün eğitime devam edilemeyen şu günlerde öğrenci harçları da geri ödenmelidir. Uzaktan eğitim yöntemi ile özellikle ihtiyaç duyulan alanlarda (yazılım gibi) gelişim sağlanması için çaba harcanmalıdır. Nüfusun büyük çoğunluğu kentlerde yaşamak durumunda kalıyor. Buna yönelik tedbirlerde alınmalı.”
DAHA SIKI KARANTİNA TEDBİRLERİ ALINMALIDIR
Bu süreçte üzerlerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirmekten geri durmayacaklarını belirten Akpınar, sürecin kontrol altında ilerleyebilmesi için de partilerinin daha önceden kamuoyu ile paylaştığı önerileri şöyle tekrarladı: “Karantina tedbirlerinin daha sıkı bir şekilde başka hesaplar yapılmadan bir an önce alınması gerekmektedir.
SAĞLIK PERSONELİ KORUNMALI, MAĞDURLARIN ZARARLARI KARŞILANMALIDIR
Sağlık personelinin daha iyi korunması, şartlarının iyileştirilmesi, sadece kendilerine değil ailelerine de destek olunması gerekmektedir. Kredi paketleri dışında sürece ekonomik katkıda bulunulması şarttır. Faturaları online ödeme ya da ötelemeyi öngören değil; sürecin mağdur ettiği kimselerin tespit edilerek faturalarının bu süreç içinde karşılanması gerekmektedir.
ORTAK KOORDİNASYON OLUŞTURULMALI
Koronaya yakalanmış kişilerin ailelerine yardım edilmeli. Koronadan dolayı vefat eden muhtaç durumdaki ailelere yardım edilmeli. Devletin tüm kademelerinin yerel bazda ortak çalışmasına katkı sunacak bir koordinasyon çatısı oluşturulmalı; bu, hem sürecin atlatılmasında hem de sonrasında yaraların sarılmasına katkı sağlayacaktır.
YERLİ AŞI DEVLET POLİTİKASI OLMALIDIR
Şimdiye kadar neden böyle bir sağlık politikası öngörülmediği; aşı yapmak, geliştirmek yerine dışa bağımlı aşı ve ilaç politikasının güdüldüğü sorgulanmalıdır. Tıpkı bu süreçte önü açılan yerli sağlık cihazı üretimi gibi başta aşı olmak üzere ilaç ve geleneksel tıp ve modern tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinin de ilkesel bir yaklaşım olarak kalıcı devlet politikası haline getirilmesi gerekmektedir.
TOPLUMU KUTUPLAŞTIRMAKTAN HERKES KAÇINMALI
Birbirimizi suçlamak, yaftalamak yerine, korona ile mücadele önerilerimizi anlatalım. Bu ülke için, bu millet için yapacaklarımızı anlatalım. Öfkeyle, nefretle değil sağduyu ve nezaketle hareket edelim. Bu ülke için en büyük tehlike kutuplaşmadır. Oy devşirmek için toplumu germek, siyaseti savaş gibi göstermek, milli-gayri milli gibi tanımlara girmek bu millete yapılabilecek en büyük kötülüktür. Yürünecek çok yol, yenilmesi gereken tehlikeli bir salgın var önümüzde ne yol yalnız yürünür, ne de salgın tek başına atlatılır. Biz bize ancak hepimiz bir olursak yeteriz.